Bu sorunun yanıtını Hisar Intercontinental Hospital Kardiyoloji Bölümü Uzmanı Doç. Dr. Tuba Bilsel’den öğrendik…
Göğüs ağrısını ne zaman dikkate almalısınız?
Kalp hastalıklarının en önemli belirtilerinden olan göğüs ağrısı; basit bir gaz sancısından, hayati tehlikesi olan kalp krizi veya kalpten çıkan tüm vücuda kanı taşıyan aort damarındaki yırtılmaya kadar çok çeşitli nedenlerle olabilir. Ancak bu ağrı eforla oluşuyor, göğsün ortasında baskı şeklinde hissediliyor, 2 dakikadan daha uzun sürüyor ve dinlenmekle de 5-10 dakika içinde geçiyorsa hekime başvurmak gerekir. Bu tür bir ağrı; göğüs duvarında iki taraflı, daha çok sol taraf olmak üzere kollara boyun ve çeneye yayılma eğilimindedir. Daha az sıklıkla sol kürek kemiği ve omuz bölgesine yayılabilir. Bazen sol koldan başlayıp göğse yayılır ya da sadece sol kolda hissedilebilir. Ancak kalp krizinde genellikle istirahat halindeyken aniden göğüste ağrı şeklinde ortaya çıkar. Ağrı genellikle endişe verici kadar şiddetli ve 20 dakikadan daha uzun sürelidir. Beraberinde bulantı, kusma, soğuk terleme, baş dönmesi, göz kararması ve nefes darlığı da olabilir.
Göğüste duyulan kalbe ait ağrıların bir kısmı kalp zarı hastalıklarıyla ilişkilidir. Bu ağrı devamlıdır. Nefes alıp vermekle, göğsün hareketleriyle artar. Genellikle ateş, nefes darlığı ve çarpıntıyla birlikte görülür. Göğüste duyulan kalp ve damarlara ait başka bir ağrı da, aort damarı yırtılmalarında görülür. Bu durumda ağrı çok şiddetlidir. Hastada ağrıyla birlikte terleme, morarma ve kan basıncında düşme, fenalık hissi, bayılma, kol ve bacaklarda morarma görülebilir. Ana akciğer damarı ve dallarının bir pıhtı sonucu tıkanmasında da göğsün ortasında şiddetli bir ağrı olur. Ağrıyla beraber öksürük, kanlı balgam, terleme, çarpıntı ve morarma vardır.
Nefes Darlığı
Nefes darlığı kondisyonu düşük, hareketsiz yaşam tarzı olan veya kilolu kişilerde hafif eforla olabildiği gibi çok çeşitli solunum sistemi hastalıklarında ve kansızlıklarda da görülebilir. Kalp hastalıklarında görülen nefes darlıkları genellikle eforla ortaya çıkar, dinlenmeyle geçer ve hasta nefes darlığını elini göğsüne koyarak lokalize edebilir. Bunun yanı sıra kalp yetmezliklerinde gece gelen ve uykudan uyandıran nefes darlıkları olabilir. Genellikle hasta uykuya daldıktan 2-4 saat sonra başlar ve hasta hava açlığı ile pencereleri açar. Nefes darlığıyla birlikte öksürük de görülebilir. Hasta oturunca ya da ayağa kalkınca 15-30 dakika içinde nefes darlığında tedricen azalma olur.
Çarpıntı
Çarpıntı; kalp atışlarının hızlı ya da kuvvetli rahatsızlık verecek şekilde hissedilmesidir. Normalde nabız sayısı erişkin bir insanda dakikada 60-80’dir. Taşikardiler (kalp hızının artması), ekstrasistol denilen ek atımlar, kalp kapak yetmezliklerine bağlı kalp atım volümünde artma ve ani başlayan kalp hızının yavaşlaması (bradikardi) çarpıntıya sebep olabilir. Kalp ritm anormalliklerine bağlı çarpıntılar kansızlık, sinirlenme gibi diğer sebeplere bağlı çarpıntılara göre aniden başlar ve aniden sonlanır. İki dakikadan fazla süren, kalp hızının 150 atım/dk’dan fazla olduğu, beraberinde baş dönmesi, göz kararması ya da bayılma şikayetlerinin olduğu çarpıntılar mutlaka tedavi edilmesi gereken ritim bozukluğuna bağlı çarpıntılardır. Çarpıntı hisseden kişide, kendisi veya bir yakını o sırada nabzı kontrol ederek dakikadaki kalp hızını ve kalp atışının düzenli olup olmadığını tespit edebilir ve bu şekilde hekime ve tedaviye yardımcı olur. Nabız, el bileğinin başparmak hizasında kolaylıkla bulunur.
Bayılma ve Halsizlik
Bayılma; sıklıkla beyin kan akımındaki azalmaya bağlı birdenbire bilinç kaybı olup yere yığılma ve kısa bir süre sonra kendine gelme halidir. Son derece ciddi bir kalp hastalığının belirtisi olabileceği gibi diğer çok sayıdaki daha az ciddi sebeplerden de kaynaklanabilir. Kalp hastalıklarına bağlı bayılmalar genellikle ani, 1-2 saniye içinde gelişir ve kısa sürelidir. Kalp kapak hastalıklarında (örneğin aort darlığında özellikle eforla alakalı bayılma), kalp kası hastalıklarında (hipertrofik kardiyomiyopati), çok hızlı ve uzun süren ritim bozukluklarında, kalp hızının aniden çok yavaşlamasında, doğumsal kalp hastalıklarında bayılmalar olabilir. Kardiyovasküler sistem hastalıklarında en sık şikayetlerden birisi halsizlik ve çabuk yorulmadır. Bu durum sistemik dolaşım bozukluğu sonucu gelişen kas güçsüzlüğü yanı sıra kalp hastalığı tedavisinde kullanılan ilaçlara (beta bloker, idrar söktürücü gibi) de bağlı olabilir.
Öksürük
Kalp hastalıklarında görülen öksürük genellikle kalp yetmezliğine ve/veya kalp kapak hastalıklarına bağlıdır. Hırıltılı solunum, çarpıntı ve nefes darlığı da genellikle beraberdir. Öksürük genellikle kuru, irritan ve geceleri olmaya meyillidir. Öksürükle beraber köpük şeklinde ve taze kan içeren balgam olabilir. Yine geceleri uykudan uyandıran ve kalkıp oturmakla geçen öksürük kalp yetmezliği belirtisidir.
Morarma (Siyanoz)
Siyanoz; özellikle dudaklar ve parmak uçlarının ve ağız, dilin morumsu bir renk alması durumudur. Genellikle hasta tarafından değil de yakınları tarafından fark edilir. İki tipi vardır. Santral siyanoz (dudaklarda, ağız mukozasında morarma) kanın iyi oksijenlenmediği veya kirli kanla temiz kanın kalpteki mevcut delikler aracılığıyla birbirine karıştığı doğumsal kalp hastalıklarında; periferik siyanoz (el ve ayak parmak uçlarında morarma) kalp yetmezliğinde görülebilen bir durumdur. Eğer periferik siyanoz tek taraflı bir ekstremitede görülürse lokalize arter ya da tıkanmasından şüphelenilir.
Ödem
Kalp hastalıklarına bağlı alt ekstremite ödemi simetrik ve çift taraflıdır. Hastalar hızlıca 3-5 kg aldıklarında ödem belirgin olur. Ödeme parmakla baskı uygulandığında bir süre içeri çöktüğü görülür. Kalp yetmezliği ilerledikçe ödem bacakların üst kısmında, genital organlarda ve karında oluşabilir.
Diğer şikayetler
Gece sık idrar kaçırma (Noktüri) konjestif kalp yetmezliğinin sık bulgularından birisidir. Anoreksi, karın şişliği, batında sağ üst kadran ağrısı, kilo kaybı ve kaşeksi kalp yetmezliğinin ileri dönemlerinde görülebilen şikayetlerdir. Bulantı kusma akut kalp krizinde sıklıkla olur.
✎ Mutfağınızın olmazsa olmazı her ürün Karaca’da!