Gün boyu şehir yaşamının beraberinde arttırarak getirdiği stres, hareketsizlik ve sağlıksız beslenmeye ek olarak yaşanan uyku bozuklukları birçok olumsuzluğa yol açıyor. Bunlardan biri de; çene eklemi rahatsızlığı olarak bilinen bruksizm olarak karşımıza çıkıyor.
Uyku sırasında diş sıkma veya gıcırdatmayla belirti gösteren bruksizm, kişilerde zamanla çeneyi açamama, yemek yemede ve çiğnemede zorluğa ek olarak yaşanan uykusuzluk sebebiyle gün içinde kişide aşırı bir baş ağrımasıyla kendini ele veriyor. Peki bruksizm ile nasıl mücadele etmeliyiz?Hisar Intercontinental Hospital Nöroloji Bölümü Uzmanı Prof. Dr. Göksel Somay "bruksizm hastalığında uygulanan tedavi yöntemleri" hakkında bilgi verdi.
Sabahları çene ağrısıyla ile uyanıyorsanız..
Bruksizm, ağız çevresindeki çiğneme kaslarının güçlü ve istemsiz kasılması ile özellikle geceleri olmak üzere gün içinde de çeneyi sıkma ve dişleri gıcırdatma durumudur. Diş ve çene problemleri gibi anatomik sorunlar ile olabileceği gibi günümüzde daha çok yoğun ve stresli yaşama eşlik eden psikojenik nedenler ile ortaya çıkmaktadır. Erişkinlerde sıklıkla olduğu gibi çocuk yaş gurubunda da görülür.
Zamanla çene hareketlerinde kısıtlılık ve baş ağrısı yaratıyor
Bruksizm tedavi edilmezse dişlerde aşınma, kırılma, hassasiyet, diş eti çekilmeleri ve dişlerde sallanma belirtileri gösterebilmektedir. Yanak ve şakak bölgesindeki kasların aşırı çalışması ile bu bölgelerde kas ağrısına ve baş ağrısına sebep olabilmektedir. En sık görülen ağrı tiplerinden olan migren ve gerilim tipi baş ağrısı olan kişilerde birlikte bruksizmin varlığı ağrıların kronik ve şiddetli olmasına ve gereğinden çok ilaç alımına neden olabilmektedir.
Bruksizm tedavisinde gece plakları ve ilaçlar tek başına yeterli olmayabilir
Bruksizm genel olarak tedavi edilebilir bir hastalıktır. Diş ile ilgili anatomik problemleri mümkünse tedavi ettirmek, stresten uzak kalmak, dişler için gece plakları kullanmak, gece uyku için rahatlatıcı ilaç kullanmak, kas gevşetici kullanmak gibi tedavi yöntemleri mevcut olmasına rağmen gece koruyucuları tek başına yeterli olmayabilir. Uygulanan ilaç tedavileri de maksimum başarıya sahip olamadığı için bu tedavi yöntemleri çok tercih edilmemektedir.
Tedavide ilaç kullanımı yerine botox yöntemi ile yüksek başarı sağlanıyor
Günümüzde Botulinum toksin (botox) tedavisi çok yaygın olarak kullanılmaktadır. Botox tedavisi ile gereğinden fazla ilaç kullanımından kaçınılmış olup diğer tedavi yöntemlerinden çok daha yüksek başarı oranına ulaşılabilmektedir. Botox enjeksiyonu ile kaslara zarar vermeden ve çiğneme ile ilgili sorun yaşamadan kaslardaki stres ve aşırı çiğneme kuvveti ortadan kaldırılarak kasta rahatlama sağlanmaktadır. Botulinum toksini (botox) kas dokusundaki sinirleri bloke ederek kasın kasılmasını engeller ve kasın kasılması için gereken sinyalin kasa ulaşmasını önler, böylece kasların gereğinden fazla kasılmasına engel olarak etki sağlamaktadır.
Botox uygulaması kas dokusuna zarar vermeden kısa sürede uygulanıyor
Yanak alt kısmında bulunan çiğneme kasına (masseter kası) belirli noktalardan yapılan botoks enjeksiyonu, kastaki stresi ve aşırı çiğneme kuvvetini ortadan kaldırarak kasta rahatlama sağlayarak geceleri diş gıcırdatma, diş sıkma sorunu ortadan kalkmaktadır. Uygulama 15-20 dakika gibi kısa bir sürede yapılmaktadır. Botox'un süresi ortalama 4-6 ay devam ettiğinden dolayı şikayeti devam eden hastalara tekrarlama dozları 6 ay sonra yapılabilmektedir.
✎ Mutfağınızın olmazsa olmazı her ürün Karaca’da!