Ramazan ayının bitmesine sayılı günler kaldı. 30 gün boyunca değişen metabolik dengemizi normale çevirmek için uzmanların önerilerine kulak verin.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi beslenme ve diyet uzmanı Gizem Köse, Ramazan ayında yavaşlayan metabolizmanın bayramla beraber yeni bir döneme başlayacağını söyledi.
Ramazan Bayramı'nı fırsata dönüştürün!
Bu dönemin iyi değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Köse, "Ramazan ayı boyunca 17 saatlik açlık sonrasında kimi ağır kimileri de hafif öğünler tüketti ve sonuç olarak metabolik denge değişime uğradı. Bu açlık öncesinde gece saatinde öğün tüketince de metabolizma yavaşladı. Bu yavaşlayan metabolizma ile bayramda günlük beslenme alışkanlıklarınıza hızlı bir dönüş yaparsanız kilo alımı kaçınılmaz olacaktır. Oysaki Ramazan'da vücudunuzu dinlendirdiniz ve şimdi yepyeni bir başlangıç yapmak için elinizde fırsat var. Bunu beslenme alışkanlıklarınızı biraz değiştirmek için bir şans olarak kullanın. Ramazan Bayramı'nı da normale geçiş için değerlendirin" dedi.
Beslenme ve diyet uzmanı Gizem Köse, önerilerini ise şöyle sıraladı:
Kahvaltıyı atlamayın
Bayramda yaşanan tatlı telaşlarla günün en önemli öğünü atlanabiliyor. Kahvaltı masasında
oturacak zamanınız olmasa bile mutlaka kahvaltılık tüketmelisiniz. Malum, gün içinde ziyaretler, misafirler olacak, size enerji lazım.
Pideyle vedalaşın!
Kahvaltıda tüketeceğiniz ekmeğin çeşidi artık pide olmasın. Hem kan şekerinizin dengelenmesi hem de sindirim sorunları yaşanmaması için tahıllı ekmeklere yönelin. Her gün farklı ekmekler(çavdarlı, tam tahıllı ve tam buğday gibi) tüketebilirsiniz.
Tatlı yerine kuruyemiş ikram edin!
Bayram boyunca misafirlere ikram edilen şekerleme ve tatlıların yanında misafirliğe gittiğiniz yerlerde de ikramlar olacak. Misafirlerinizin de sağlığını düşünerek şekerlemeler yerine kâselerin içini kuru meyve ve kuruyemişlerle süsleyebilirsiniz.
Tatlı tüketimini sınırlandırın!
Artık kuru meyve çeşitleri, şerbetli tatlılardan daha zengin. Şeftali, muz, çilek, elma gibi birçok meyveyi karıştırıp, ikramlarda bulunabilirsiniz. Evet, adı üstünde Şeker Bayramı ama meyve de kendine göre bir şeker içeriyor. Misafirlikteyseniz de ev sahibini kırmadan tadımlık olarak ikramlıklardan tüketebilirsiniz. Ancak gün içerisinde birden fazla ziyaretiniz olacaksa yediğiniz şekerlemelere dikkat etmenizde fayda var. Kendinize bir söz verin ve sadece bir misafirlikte tadımlık almaya özen gösterin.
Her ikramdan sonra 1 bardak su için!
Oruç tuttuğunuz süre boyunca sıvı tüketiminiz 1 litreye kadar düşebiliyor. Vücudunuzu biraz kandırarak her yediğiniz ikramlıktan sonra 1 bardak su içebilirsiniz. Böylece hem fazla tüketmezsiniz hem de su içtiğiniz zaman sıvı kaybınız düzelir ve metabolizmanız tekrar hızlanır.
Ana öğünlere yeşil sebze ilave edin!
Bayram boyunca ana öğünlerinize özellikle yeşil sebzelerden ilave etmelisiniz. Bu özellikle bağırsak hareketlerinizi düzenlemeye ve metabolizmanızı hızlandırmaya yardımcı olur. Akşam yemeklerini oruç zamanındaki gibi geç saatte değil, uyku saatinden 4-5 saat öncesinde tüketmenizde fayda var.
Bayramda kurubaklagil ve et tüketimi artıyor. Her ne kadar önerdiğim yiyecekler olsalar da yanlarında pişirilen tereyağlı pilav ve makarnalar kilo almanız açısından tehlike yaratabilir.
Yağı ölçekle kullanın!
Bir de yararlı diye bolca tüketilen salatalara dikkat edin. Salatalara ve yemeklere kullanacağınız yağ miktarını göz kararı değil ölçerek koyun. Zeytinyağının da her yağ gibi kalorisi var. Kısacası yine her şeyden az az tüketmekte fayda var.
Yürüyüş yapın!
Bayram süresince mümkün oldukça yürüyüş yapmaya çalışın. Özellikle yemeklerden sonra sindirime yardımcı olur. Tabii bir de kilonuzu korumanıza. Asansör yerine merdiven kullanmaya özen gösterin. Özellikle merdiven inişleri yorucu değil hatta eğlendirici eylemlerdir. Çıkamıyorsanız bile merdivenlerden inebilirsiniz. Hayatınıza biraz hareket katmanız bayramınızı da daha enerjik ve neşeli geçirmenizi sağlayacaktır."
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi beslenme ve diyet uzmanı Gizem Köse, Ramazan ayında yavaşlayan metabolizmanın bayramla beraber yeni bir döneme başlayacağını söyledi.
Ramazan Bayramı'nı fırsata dönüştürün!
Bu dönemin iyi değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Köse, "Ramazan ayı boyunca 17 saatlik açlık sonrasında kimi ağır kimileri de hafif öğünler tüketti ve sonuç olarak metabolik denge değişime uğradı. Bu açlık öncesinde gece saatinde öğün tüketince de metabolizma yavaşladı. Bu yavaşlayan metabolizma ile bayramda günlük beslenme alışkanlıklarınıza hızlı bir dönüş yaparsanız kilo alımı kaçınılmaz olacaktır. Oysaki Ramazan'da vücudunuzu dinlendirdiniz ve şimdi yepyeni bir başlangıç yapmak için elinizde fırsat var. Bunu beslenme alışkanlıklarınızı biraz değiştirmek için bir şans olarak kullanın. Ramazan Bayramı'nı da normale geçiş için değerlendirin" dedi.
Beslenme ve diyet uzmanı Gizem Köse, önerilerini ise şöyle sıraladı:
Kahvaltıyı atlamayın
Bayramda yaşanan tatlı telaşlarla günün en önemli öğünü atlanabiliyor. Kahvaltı masasında
oturacak zamanınız olmasa bile mutlaka kahvaltılık tüketmelisiniz. Malum, gün içinde ziyaretler, misafirler olacak, size enerji lazım.
Pideyle vedalaşın!
Kahvaltıda tüketeceğiniz ekmeğin çeşidi artık pide olmasın. Hem kan şekerinizin dengelenmesi hem de sindirim sorunları yaşanmaması için tahıllı ekmeklere yönelin. Her gün farklı ekmekler(çavdarlı, tam tahıllı ve tam buğday gibi) tüketebilirsiniz.
Tatlı yerine kuruyemiş ikram edin!
Bayram boyunca misafirlere ikram edilen şekerleme ve tatlıların yanında misafirliğe gittiğiniz yerlerde de ikramlar olacak. Misafirlerinizin de sağlığını düşünerek şekerlemeler yerine kâselerin içini kuru meyve ve kuruyemişlerle süsleyebilirsiniz.
Tatlı tüketimini sınırlandırın!
Artık kuru meyve çeşitleri, şerbetli tatlılardan daha zengin. Şeftali, muz, çilek, elma gibi birçok meyveyi karıştırıp, ikramlarda bulunabilirsiniz. Evet, adı üstünde Şeker Bayramı ama meyve de kendine göre bir şeker içeriyor. Misafirlikteyseniz de ev sahibini kırmadan tadımlık olarak ikramlıklardan tüketebilirsiniz. Ancak gün içerisinde birden fazla ziyaretiniz olacaksa yediğiniz şekerlemelere dikkat etmenizde fayda var. Kendinize bir söz verin ve sadece bir misafirlikte tadımlık almaya özen gösterin.
Her ikramdan sonra 1 bardak su için!
Oruç tuttuğunuz süre boyunca sıvı tüketiminiz 1 litreye kadar düşebiliyor. Vücudunuzu biraz kandırarak her yediğiniz ikramlıktan sonra 1 bardak su içebilirsiniz. Böylece hem fazla tüketmezsiniz hem de su içtiğiniz zaman sıvı kaybınız düzelir ve metabolizmanız tekrar hızlanır.
Ana öğünlere yeşil sebze ilave edin!
Bayram boyunca ana öğünlerinize özellikle yeşil sebzelerden ilave etmelisiniz. Bu özellikle bağırsak hareketlerinizi düzenlemeye ve metabolizmanızı hızlandırmaya yardımcı olur. Akşam yemeklerini oruç zamanındaki gibi geç saatte değil, uyku saatinden 4-5 saat öncesinde tüketmenizde fayda var.
Bayramda kurubaklagil ve et tüketimi artıyor. Her ne kadar önerdiğim yiyecekler olsalar da yanlarında pişirilen tereyağlı pilav ve makarnalar kilo almanız açısından tehlike yaratabilir.
Yağı ölçekle kullanın!
Bir de yararlı diye bolca tüketilen salatalara dikkat edin. Salatalara ve yemeklere kullanacağınız yağ miktarını göz kararı değil ölçerek koyun. Zeytinyağının da her yağ gibi kalorisi var. Kısacası yine her şeyden az az tüketmekte fayda var.
Yürüyüş yapın!
Bayram süresince mümkün oldukça yürüyüş yapmaya çalışın. Özellikle yemeklerden sonra sindirime yardımcı olur. Tabii bir de kilonuzu korumanıza. Asansör yerine merdiven kullanmaya özen gösterin. Özellikle merdiven inişleri yorucu değil hatta eğlendirici eylemlerdir. Çıkamıyorsanız bile merdivenlerden inebilirsiniz. Hayatınıza biraz hareket katmanız bayramınızı da daha enerjik ve neşeli geçirmenizi sağlayacaktır."